Köşe Yazıları \ Allah, öleceklerin ölümleri anında...

Allah, öleceklerin ölümleri anında...

“Allah, öleceklerin ölümleri anında, ölmeyeceklerin de uykuları esnasında ruhlarını alır. Ölmelerine hükmettiği kimselerinkini tutar, diğerlerini bir süreye kadar salıverir. Doğrusu bunda düşünen kimseler için dersler vardır.”(Zümer 42)

 

            Nefisleri, canları ölüm esnasında vefat ettiren Allah’tır. Uyurken, uykusu esnasında henüz ölmemiş olanları da vefat ettiren O’dur. Uyku ölümün yarısıdır, yarı ölümdür. İnsan uyku esna-sında Rabbimizin koyduğu bir yasa gereği neredeyse yarı ölü gibidir. Uyku esnasında insanların ruhları belli ölçüde kabzedilmektedir. İşte bu ayetin beyanıyla uyku esnasında kısmen bir ölüm hadisesi gerçekleşmektedir. Öyleyse vefat bu anlama geliyor. Yani vefat kişinin ölümü esnasında gerçekleşen hadisedir. Bir de kişi uyku esnasında ölmemiş bir kimsenin vefat halini yaşamaktadır.

 

            Buradaki teveffa, yani ölüm, ruhun bedenle ilişkisinin kesilmesi anlamına gelmektedir. Uykudaki teveffâ ile ölümdeki teveffâ arasında şu fark vardır. Ölümde ruhun bedenle hem içten hem de dıştan ilgisi kesilirken, uykuda sadece dıştan ilgisi kesilmekte ama içten ilgisi devam etmektedir.

 

Yani uyku esnasında Rabbimiz kişinin akıl, his, şuur, idrak ve temyiz gücünü alıver-mektedir. Öyleyse unutmayalım ki ölümle hayat iç içe bir bütündür ve hiç kimsenin, hiç birimizin uyuduktan sonra tekrar kalkacağımıza dair bir garantimiz yoktur. Tutan da, alan da, salıveren de Allah’tır. Tüm nefisler Allah’ın tasarrufu altındadır. Hiç kimsenin O’ndan saklanması, kaçıp kur-tulması mümkün değildir.

 

            İşte Rabbimiz haklarında ölümü hükmettiği kimseleri uykusu esnasında tutar. Ama Rab-bimiz haklarında ölüm fermanını, ölüm hükmünü vermediği, eceli gelmemiş kimseleri de geri gön-derir. Tekrar hayata gönderir. Ne zamana kadar? Adı konmuş, Allah tarafından belirlenmiş bir e-cele kadar. Demek ki her gece Allah bizi öldürüyor ve ecelimizin dolacağı güne kadar da her sabah bizi bir daha kaldırıyor. Gece bizi öldürmüşken Rabbimiz sabahleyin yeni bir fırsatla, yepyeni bir imkânla bizi bir daha kaldırıyor. Sebep ne? Belki bugün aklını başına alır, belki bugün Allah’a kulluğa döner, belki bugün fırsatı değerlendirir diye. Belki de yarın kıyamet gününde Rabbimize karşı bir itiraz hakkımız kalmasın, bir mazeretimiz olmasın diye böyle yapıyor. İşte bütün bunlarda düşünecek, tefekkür edecek, düşünüp değerlendirecek bir toplum için ayetler vardır, ibretler vardır.

 

            Canlar üzerinde yegâne tasarruf sahibi, yegâne hüküm sahibi Allahtır. Geceleyin herkesi uyutan, vefat ettiren, eceli dolanların ruhlarını tutup öldüren, ama vakti gelmemiş olanları tekrar diriltip uyandıran O’dur. Hayat ve ölüm üzerinde yegâne Malik, yegâne söz sahibi O’dur. Uyku es-nasında da, ölüm esnasında da kulları üzerinde yegâne tasarrufunu, hükümranlığını yürüten O’dur.
 
            Yaşamamız gerekiyorsa hayat konumumuzu, ölmemiz gerekiyorsa ölüm konumumuzu belirleyen, takdir eden, uygulayan O’dur. Yeryüzünde en çok sevdiği, yeryüzünün en şereflisi elçisine bile bu konuda bir yetki vermemiştir. Her konuda, hayat ve ölüm konusunda, hidayet ve dalâlet konusunda yetki sadece kendisine aittir. O’nun hidayette dedikleri hidayettedir, dalâlette dedikleri de dalâlettedir.
 
 
Ali KÜÇÜK

 


Paylaş

Ziyaretçi Defteri

    Düşüncelerinizi bizimle paylaşmak için ziyaretçi defterini kullanabilirsiniz.

  • Deftere Yaz / Oku